Bu Hadis kitabın yanı Tuhfetuz-zakirin hakkında pek çok kişi malumat sahibi olmadığından, hem bu kitap hem de müellifi hakinde iller ki yazılarımızda geniş yer vereceğiz. Bu yazımızda ise kitaptan geçen İllim ve Âlimler Haklında ki hadisleri konu edeceğiz.
Tuhfetuz-zakirin’in müellifi; Halife Yusuf Topçu 1885 yılında Doğubayazıt ilçesine bağlı Zengezor köyünde doğmuştur
Halife Yusuf yakın zamanda bölgemizde yetişen en büyük âlimlerdendir. Onun adı yöremizde saygıyla anılır. Kişiliği ve ilmi şöhreti bölgenin sınırlarını aşmıştır. Yazdığı eserleri Şark medreselerinde ders kitabı olarak okutulmuş ve okutulmaktadır.
Kitaplarından biride Tuhfetuz-zakirin Hadis kitabıdır. Bu hadis kitabında İllim ve Âlimler Haklında ki 74 adet hadisi mevcuttur. Bu hadisleri sizlerle paylaşmak istedik zira Peygamberimiz HZ. Muhammed (SAS) şöyle buyurmaktadır;
"Kişinin; kendi istifade edeceği veya başkasına öğreteceği iki hadis öğrenmesi, altmış senenin ibadetinden hayırlıdır.’’
Bizde buna mazhar olmak istedik.
1- "Her kim, ölümünden sonra, istifade edilecek kırk hadis bırakırsa, cennette arkadaşım olur. İlim arama yolunda malını harcayan kimse, cennette arkadaşım olur. Bir de ilim ile ulema sevgisiyle ölen kimse, cennette arkadaşım’’
2- "Isa aleyhisselam buyurdu ki: Kötü ilim adamı, nehrin ağzına düşen kaya gibidir. Ne suyu içer, ne de önünü bırakıp, ekine ulaşmasına müsaade eder."
3- "Her kim, ümmetime öğretmek için, muhtaç oldukları kırk hadisi ezberlerse, fakih ve âlimlerden yazılır."
4- "Her kim, ümmetime; kırk hadisi veya bir sünneti ihya edecek veya bir bidati ortadan kaldıracak bir hadisi ulaştırırsa, cennete girer.
5- "Allah, kime ilim vermişse, cenneti vermiştir.
"Şüphesiz Allah'ın, Arş'ın altında ezfer miskten bir şehri vardır. Onun kapısında bir melek var, her gün şöyle seslenir; dikkat edin âlimi ziyaret eden, peygamberleri ziyaret etmiş gibidir, peygamberleri ziyaret eden de Rabbi ziyaret etmiştir, Rabbi ziyaret edenin gideceği yer ise, cennettir.
6- "Kişinin; kendi istifade edeceği veya başkasına öğreteceği iki hadis öğrenmesi, altmış senenin ibadetinden hayırlıdır.
" 7- "İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olandır. İnsanların en kötüsü de, insanlara zararlı olandır.
8- "Çin'de de olsa, ilmi arayınız!"
9- "Bir âlim veya ilim talebesi, bir köyün yanından geçtiği zaman, Allah o köyün mezarlığında yatan ölülere kırk gün azap etmez.
10- "Allah, gökyüzünü; güneş, ay ve yıldızlar olmak üzere üç şeyle süslemiş. Yeryüzünü de; âlimler, yağmur ve âdil hükümdar olmak üzere üç şeyle süslemiştir.
11- "Az ilim, çok ibadetten hayırlıdır.
12- "Allah, ilim aramak için bir yola giren kimseye, onu cennete götürecek bir yolu, kolaylaştırır.'
13- "Bir saat ilim aramak, bir gece ibadetinden hayırlıdır. Bir gün, âlimleri aramak, üç ay oruç tutmaktan hayırlıdır."
14- "Kişinin ilim araması, geçmiş günahlarına kefarettir.’’
15- "İlim öğrenmek için yola çıkan kimse, daha adımını atmadan, günahları af olur."
16- "Allah; çocukluğundan yaşlanıncaya kadar ömrünü ilim ve ibadet yolunda geçiren kimseye, Kıyamet günü yetmiş iki sıddık sevabı ihsan eder.
17- "Âlimler, peygamberlerin vârisleridir. Göktekiler, onları sever. Öldükleri andan Kıyamet gününe kadar denizdeki hayvanlar, onlar için istiğfar eder (günahlarının bağışlanması için dua eder.’’
18- "Allah'a; dinde fakih olmaktan daha faziletli bir ibadetle ibadet edilmemiştir. Tek bir fakihi kandırmak, şeytan için bin âbidi kandırmaktan daha zordur. Her şeyin bir direği vardır. Bu dinin direği de fıkıh ilmidir.
19- "Âlimin kıldığı iki rekât namazın sevabı, âlim olmayanın kıldığı yetmiş rekât namazın sevabından çoktur.’’
20- "Ya âlim ol, ya ilim talebesi ol, ya âlimi dinleyen ol veya âlimi seven ol, beşincisi olma, helak olursun!"
21- "Bir ilim meclisine katılmanın sevabı; bin rekât namaz, bin hasta ziyareti ve bin cenazeyi kaldırma sevabından çoktur. Ya Resulellah, Kur'an okumaktan da mı çoktur denildiğinde, "ilim olmadan Kur'an okumanın faydası var mı ki," buyurdu.
22- "İlim yolunda ölen kimse ile peygamberler arasında, sadece peygamberlik derecesi vardır.
23- "Ahiret ameliyle, dünyalık ele geçirmeye çalışan kimsenin yüzü bozulur, kendisi unutulur ve ismi cehennemliklerin içine yerleştirilir."
24- "Size, sarıldığınız müddetçe sapıtmayacağınız iki ağır şey bıraktım. Bunlar Allah'ın Kitabı ve benim sünnetimdir.’’
25- "Bilmeyen kimsenin bir kere vay haline. Bildikten sonra, bilgisiyle amel etmeyenin ise, yedi kere vay haline!"
26- "İnsanların en kötüsü kimdir, diye sual edildiğinde, (Efendimiz aleyhisselam,) "bozuk âlimdir," cevabını verdi.'’
27- "Ümmetimin en hayırlıları âlimleridir. Âlimlerinin en hayırlıları da merhametli olanlardır. Haberiniz olsun, Allah; daha cahilin bir günahını affetmeden, âlimin kırk günahını affeder. Dikkat edin; merhametli âlim, Kıyamet günü, tıpkı çok parıldayan bir yıldız gibi; doğu ile batı arasını aydınlatan nurunun ışığı altında gelir.'’
28- "Âlim, vefat ettiği zaman Allah, onun ilminden bir suret yaratır. Bu, Kıyamet gününe kadar onun yalnızlığını giderir ve topraktaki hayvanları ondan uzaklaştırır."
29- "Her gün ve gecede bin rahmet vardır. Dokuz yüz doksan dokuz tanesi, âlimler ve ilim talebeleri için, tek bir tanesi ise kalan insanlar içindir."
"(Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve sellem, Cebrail aleyhisselama,) ilim ehlinin durumunu sual etti. (Cebrail aleyhisselam cevaben,) ilim ehli, dünyada da ahrette de ümmetinin ışığıdır. Ne mutlu onları tanıyan ve sevenlere. Onları tanıma yan ve sevmeyenlerin ise vay haline!"
30- Âlim ile âbid, Sırat köprüsünün üstünde bir araya geldiğinde âbide, cennete gir ve ibadetinin karşılığı olarak nimetlerden istifade et. Âlime ise, sen burada dur ve istediğin kimseye şefaat et! Çünkü şüphesiz sen, kimin için şefaat edersen, onun için şefaatin kabul olur. Yani âlim, şefaat etme hususunda, peygamberlerin yerine geçer."
31- "Kıyamet günü, ilk önce peygamberler, sonra âlimler, sonra şehitler şefaat edecek.
32- “Âlimin başkasına üstünlüğü, peygamberin, ümmetine üstünlüğü gibidir."
33- "Âlimlere ikramda bulunun! Çünkü onlar, peygamberlerin vârisleridir. Onlara ikramda bulunan kimse, Allah ve peygambere ikramda bulunmuştur.'
34- "Allahü teala, Kur'an-ı Kerim'den bir ayet veya ilimden bir konuyu öğrenen kimsenin, sevabını Kıyamet gününe kadar çoğaltır."
35- "Birisine, bir ilim öğreten kimseye, o ilimle amel edenin sevabı kadar sevap yazılır. Amel edenin sevabından da bir şey eksilmez.
36- "Allahü Teala’nın, seninle bir kimseye hidayet nasip etmesi, senin için, dünyadan ve içindeki şeylerden daha kıymetidir.
37- "Allahü Teâlâ, bir adama bir ilim nasip eder de o, bu ilmi Gizlerse, Allahü Teala, Kıyamet günü ona ateşten bir gem vurur."
38- "İlim öğrenip de onunla amel etmeyen kimse, gizlice zina edip hamile kalan ve hamile kaldığı ortaya çıkınca da rezil olan kadın gibidir. Evet, Allahü Teâlâ, ilmiyle amel etmeyen kimseyi Kıyamet günü rezil edecek."
39- "Ya Rabbi! Âlimlerin günahlarını affeyle, vücutlarına bereket ihsan eyle ve ömürlerini uzun eyle!"
40- "Allah’ü Teâlâ’nın rızasını kazanmaya yarayan bir ilmi, dünyevi bir gayeye ulaşmak için öğrenen kimse, Kıyamet günü cennetin kokusunu bile duymaz."
41- "Âlimler; devlet adamlarına yanaşmadıkları ve dünyanın peşine düşmedikleri müddetçe, peygamberlerin ümmetleri içindeki vekilleridir. Onlar, dünyanın peşine düşüp, devlet adamlarına yanaştıkları zaman, peygamberlere hıyanet etmiş olurlar. Bu durumda onlardan uzak durun ve kendinizi onlardan koruyun!"
42- “Allahü teala; âlimlere hava atmak, cahillerle tartışmak veya insanları kendine çekmek için ilim öğrenen kimseyi, cehenneme atar."
43- "İlim öğrenin! Çünkü ilim öğretmek sevap, araması ibadet, müzakeresi tesbih, ondan söz etmek cihad, verilmesi de sadakadır."
44- "Şüphesiz Allah’ ü Teâlâ, melekleri, göktekiler, yerdekiler ve denizdeki hayvanlar; insanlara hayrı öğretenlere salâvat getirirler."
45- "Allahü Teâlâ’nın; ateşten azad ettiği kimselere bakmak isteyen, ilim öğrenen talebelere baksın! Muhammed sallallahü aleyhi ve selemin nefsi, kudret elinde olan Allah ’ü telalaya yemin ederim ki, bir âlimin evine gidip gelen bir talebe, her adımına karşı bir senelik ibadet sevabı ihsan eder ve her adımına karşı, ona cennette bir şehir kurar. O, yerde yürürken yer ona istiğfar der."
46- "Eshab-ı kiramdan bir zat diyor ki: Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve sellem, "Ya Rabbi! Halifelerime rahmet eyle" dedi. Bunun üzerine biz, senin halifelerin kimlerdir, dedik. "Halifelerim, benden sonra gelip hadislerimi rivayet ederek insanlara öğretenlerdir," buyurdu."
47- "Bir âlimi ziyaret eden, beni ziyaret etmiş gibidir. Bir âlimle müsafaha eden benimle müsafaha etmiş gibidir, bir âlimin sohbetine katılan benim sohbetime katılmış gibidir. Dünyada iken benim sohbetime katılan kimseyi ise, Allahü Teala, Kıyamet günü benimle beraber cennete koyar."
48- "Bu ümmetin âlimleri iki çeşittir:
Biri, Allah’ ü Teâlâ’nın kendisine ihsan ettiği ilmi; insanlara anlatır, karşılığında hiçbir şey almaz ve onunla hiçbir şey satın almaz. İşte denizdeki balıklar, yeryüzündeki hayvanlar ve havadaki kuşlar, bunun için istiğfar eder.
Diğeri de, Allahü Teâlâ’nın kendisine ihsan ettiği ilmi; insanlardan gizler. Karşılığında ücret alır ve onunla bir şeyler satın alır. İşte Kıyamet günü, buna ateşten bir gem vurulur ve hesabı bitinceye kadar kendisine, niye öyle yaptığı sorulur."
49- "İnsanların en kötüleri, âlimlerin en kötüleridir.”
50- "Zaruri olan din ilmini öğrenmek, her Müslüman’a farzdır. Layık olmayana ilim öğreten, domuzun boynuna; mücevherat, inci ve altın takan kimse gibidir."
51- "Cebrail aleyhisselam, bana haber verdi ki: İlim talebesinin diğer insanlara üstünlüğü, Ebu Bekrin ümmetimin diğer fertlerine üstünlüğü ve Cebrail'in diğer meleklere üstünlüğü gibidir."
52- "Kişi talebe olmadan âlim olamaz, ilmiyle amel etmedikçe yine âlim olamaz."
53- "Cehenneme atılan bazı kimselerin kokusundan rahatsız olunur. Ona, sen dünyada iken ne yapardın? Azabımız bize yetmiyormuş gibi bir de seninle ve senin pis kokunla müptela olduk! Bunun üzerine; ben âlim idim, fakat ilmimden istifadem olmadı, der."
54- "Kişi, ilmiyle amel etmedikçe, âlim olamaz!"
55- “Bir grup insan ortaya çıkacak. Bunlar; Kur'an-ı Kerim'i okuyacak, "kim bizden daha iyi okuyabilir, kim bizden daha fıkıh bilir, kim bizden daha âlimdir," diyecekler. Onlar, sizdendir, bu ümmettendir. Onlar ateş yakıtıdır."
56- "Allahü Teala, buyurdu ki: Kendinizi övmeyin! Takva ehlini, ben daha iyi bilirim."
57- "Müslümanların dini işlerine önem vermeyen kimse, onlardan değildir. Sabah-akşam; Allahü Teâlâ, Peygamberi, Kitabı, kendi İmamı ve bütün Müslümanlar için nasihat etmeyen Müslümanlardan değildir."
58- "Allahü Teala’nın rızasının dışında; mesela itibar kazanmak, mal toplamak ve devlet başkanları ile valilerin gözüne girmek için dini ilimlerden bir ilim öğrenen kemse, cehennemdeki yerini hazırlamış olduğunu bilsin!"
59- "Din ilmini, dünyalık ve mevki elde etmek için öğrenen kimse insan pisliğini, yakut kaşıkla kaldıran kimse gibidir.’’
60- "İlmi arttığı halde, taatı artmayan kimsenin, sadece Allah’ ü tealadan olan uzaklığı artar.
61- "Hazret i Ali buyurdu ki:
Şeref ilim ehlinindir. Onlar, doğru yolda olup, doğru yolu bulmak isteyenlere rehberdir.
Herkesin kıymeti yaptığı iyilikler kadardır.
Cahiller, ilim ehline düşmandır.
Bunun için, sayesinde daima diri kalacağın bir ilim elde et! İnsanlar ölü, ilim ehli ise, yaşıyor."
62- "Cennette; ilim öğrenen, ilimde tevazu gösteren, onu Allah’ ü Teala’ nın kullarına öğreten ve bunu sadece Allahü tealadan sevap bekleyerek yapan kimseden, daha çok sevaplı ve daha yüksek makamlı kimse görülmez. Cennette ne kadar makam ve derece varsa hepsinde onun büyük payı vardır, en kıymetli makamlar da onundur."
63- "Kıyamet günü, en şiddetli azabı çekenler; peygamber öldürenler, peygamberlerin öldürdüğü kimseler, suret yapanlar ve ilmiyle amel etmeyen âlimlerdir."
(Hazret-i Ömer buyurdu ki:) Bu ümmet için en çok korktuğum şey, münafık âlimdir. Münafık nasıl âlim olur, denilince; "bunlar, dil bakımından âlim, kalb ve amel bakımından cehildir," dedi.'
י
64- "Allah’ ü Teâlâ; bir bidat sahibini azarlayan kimsenin kalbini emniyet (korkusuzluk) ve imanla doldurur. Allah’ ü Teâlâ, bir bidat sahibini küçümseyen kimseyi de; en büyük korku günü [olan Kıyamet gününde,] emniyete alır. Emri maruf ve nehyi münkeri yapan kimse ise, Allah’ ü Teâlâ’nın halifesi, Kitabının halifesi ve Peygamberinin halifesidir."
65- "(Musa ala Nebiyyina ve aleyhissalatü vesselam dedi ki:) Ya Rabbi; din kardeşini çağırıp ona emri maruf ve nehyi münker yapan kimsenin mükâfatı nedir?
Allah’ ü Teâlâ cevaben, "her kelimesine karşı bir senelik ibadet yazar ve ona ateşle azap etmekten hayâ ederim," buyurdu.'
66- "Hazreti Ömer buyurdu ki: Zalim âlimlerden olmayın! O zaman ilminiz, cehaletinizi karşılamaz!"
67- "Sizin için, Deccal'dan çok korktuğum bir şey var! Ne dir o, diye sual edilince, [Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve sellem,] "sapıttırıcı önderler," buyurdu.'
68- "Güzel bir çığır açana; sevabı ve Kıyamet gününe kadar o yolda yürüyenlerin sevabı vardır. Kötü bir çığır açana da; günahı ve kıyamet gününe kadar o yolda yürüyenlerin günahı vardır”
69- "İki huy vardır ki, onlardan daha faziletli bir şey yoktur. Bunlar; Allah’ ü tealaya iman etmek ve Müslümanlara faydalı olmak.
İki huy da vardır ki, onlardan daha kötü bir şey yoktur. Allahü tealaya ortak koşmak ve Müslümanlara zarar vermektir.’’
70- "Bir kimse; ya Resulellah! Yarın nasıl kurtulabiliriz, diye sual edince, Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve selem;
, "Allah’ ü tealayı aldatmamakla," buyurdu.
O kişi bu sefer, Allah’ u tealayı nasıl aldatabiliriz, deyince; Peygamberimiz:
"Allah’ u Teâlâ’ nin yapmayı emrettiği şeyleri, O'nun rızası dışında bir gaye ile yapmakla, buyurdu [ve devam etti:
Riyadan sakının! Çünkü o, Allah’ ü Teâlâ’ya ortak koşmaktır. Kıyamet günü, riyakâr kimseye, mahlûkların başları üstünden şöyle seslenilir:
Ey kâfir, ey günahkâr, ey sözünde durmayan, ey kaybeden kimse! Amelin boşa gitti, ücretin iptal edildi. Bugün sen, hiçbir şey alamazsın! Ey aldatıcı, kimin için amel yaptıysan, git ücretini ondan iste!"
71- "İnsanların en hayırlısı ve yeryüzünde yürüyenlerin en hayırlısı; din ilmini öğretenlerdir. Onlar, dini eskidikçe yenilerler. Onlara ihsanda bulunun, onlarla tartışmayın ve onları aranızdan çıkarmayın!"
72- "(Şeyh Hâmidi Leffâf buyurdu ki:) Allah’ ü Teala, bir insani helak [mahv] etmek istediği zaman, onu üç şeyle cezalandırır.
Birincisi ona ilim nasip eder, fakat âlimler gibi amel etmesine mani olur,
İkincisi Salihlerle arkadaşlık etmesini nasip eder, ancak onların hakkına riayet etmesine mani olur,
Üçüncüsü de ona ibadet etmeyi nasip eder, lakin ihlâsla ibadet yapmasına mani olur.
73- "İnsanlara hayır yolunu gösteren kimse, hayır işleyen gibi sevap alır.
74- "Hayırlı insanlar şu üç nasihati birbirine yazardı:
Allah’ ü Teâlâ, âhiret için çalışanın, dünya işlerini halleder. Allah’ ü Teâlâ, Rabbiyle arasını düzelten kimsenin, insanlarla arasını düzeltir. Allah’ ü Teala, içini düzelten kimsenin, dışını da düzeltir."
İki cihan Sultanı Hz. Muhammed Mustafa ya Sallatü selam olsun.
Selam ve duayla
SEYİTHAN KAYA
9460,84%-0,56
38,82% -0,06
43,99% 0,29
4111,59% 0,08
6656,91% 0,47
Ağrı
21.05.2025