METAFOR OLARAK DEFİLE “Dosso Dossi Fashion Show”
1.
Defile podyumda yapılır. O podyum bazen Ağrı Dağı’nın eteği, bazen arka sokaklar, bazen Doğu Beyazıt’a kuşbakışı bakan İshak Paşa Sarayı olur.
Müzik çıkar sahneye, yürüyüş çıkar. Atlar çıkar. İshak Paşa çıkar. Ağrı Dağı çıkar podyuma.
Bazı gösteriler bir yazgıyı yeniden yazar.
Devrimler defile ile de yapılır.
İyi bir kurgu ile ana fikir, yardımcı fikirler orada yürür salına salına. Müzik eşliğinde. Belleklere kazınır.
Bir defile ile neler yapılmaz ki? Şiir de müzik de kaleleri yıkar bazen podyumda. Sadece kıyafetler yürümez orada ruh yürür.
Neruda, şiiri ile ne yapmışsa, Daumier resimleriyle ne yapmışsa ,J.Heartfield fotoğraflarıyla ne yapmışsa, A.McQueen giysileriyle ne yapmışsa. Dosso Dossi de İshak Paşa defilesi ile bunu yapmıştır.
Defile, bir anlatım biçimidir ve sadece moda, giysiler yoktur coğrafya vardır, tarih vardır hatta talih vardır. Talih tarihi yazar.
Bir defile ile uzak, ihmal edilmiş toprakların insanları makus talihini yener.
Yoksulluğu da anlatabilirsin zenginliği de, şiddeti de anlatabilirsin sevgiyi de.
Herkeste, çoluk çocuk, genç yaşlı, diri ölü podyuma çıkma isteği uyandırır defileler, halk bir anda podyuma çıkar, adımlar başka türlü atılır. Ölüler de dans etmeye başlar.
2. DAVET
”Ax Le Gidye.”
Haydi siz de gelin bu müzikle bir kez yürüyün.
” Cehennem dahi hiçlikten iyidir. “
En doğudakiler (Doğu Beyazıtlılar)! Ruhunuza kavuşun.
Evden ve camiden başka yer görmemiş ihtiyarlar.
Ömrü bir mahallenin ıssız sokaklarında geçen kadınlar, dünyayı merak eden çocuklar, gezmek isteyen genç kızlar! Haydi cüret edin. Yürüyün.
Hey delikanlı! Hey mezardaki ölü! Ölü toprağını silkele …Ax Le gidye…Gel podyuma. Müziğin ritmiyle yürü.
Sen de giy, yeni kimliğinin elbiselerini, o giysilerle yürü.
YÜRÜ. Podyumda gibi yürü. Hayat da bir podyumdur.
İshak Paşa gibi yürü.
Müzik değişince dans da değişir. Değişime inan. Eşlik et müziğe.
3.DEFİLE İLE DEV ADIMLAR
Defileler çoğu zaman giysileri tanıtmak için yapılır.
Bu ülkede kimse Doğu Beyazıt’ın dağlarını tanıtmak için defile yapmadı, hiç kimse ardında Ağrı Dağı olan kurak bozkıra kırmızı halılar sermedi. İğne iplik filmini hatırlatmadı hiç kimse.
İki Hintli terzinin giysi satmaktan daha büyük hayallerini anlatan İğne İplik filmini.
İğne iplik ile yapılır bazı reklamlar, ilmek ilmek dokunur. Podyuma bazen yürümeyi iyi bilmeyenler, kendine güvenmeyenler de çıkmalıdır . Bazı defileler insanlara iyi yürümeyi öğretir ve kendilerine güvenmeyi.
Dosso Dossi denedi. Dijital defile ile yüzbinlerce hesaba ulaştı; Doğu Beyazıtlıların ruhuna işledi. Çeliğe su verir gibi su verildi.En uzak en kılcal damarlara su yürüdü.
Bir kurgudur devrim. Moda ile de politikaya, sosyolojiye ayar verilir, algılar değiştirilir.
Bazen bir defile epey uzaklardaki bir yere, yeni bir algı ve müzik götürür. Yaşam götürür. Anlam götürür.
Bazen bir defile ile en katmanlı güzelliklerin tozu alınır, parlatılır ve ortaya konulur. Bir yer (ova,köy, dağ,han, insanlar) bazen bir defile ile yeniden keşfe açılır. Bir sanat eserine dönüşür kurak topraklar, unutulmuş insanlar. Doğu Beyazıtlı atlar. Kadınlar.
Ünlü modacı A. McQueen giysi ve kurgularıyla iklim krizi, kapitalizm ve gezegenin içinde bulunduğu devasa tüketime işaret etmiş, her defilesi adeta soğuk duş etkisi yaratmıştır.
Bir araba reklamı ile tanırız Modena’yı. Modena diyince Ferrari gelir akla. Hatta Modena sarısı diye bir renk bile vardır. Ferrari kullanmıştır. Renkleri ve otomobilleri bile moda yaratır bazen. Atları da.
Marakeş, Mojerella Mavisi ve Y.Saint Lauren’le yan yana geldiğinde tam anlamını bulur.
4. DOSSO DOSSİ HOLDİNG/Rönesans’ın sokağı
Dosso Dossi deyince akla ilk gelen şey, Ağrı’lı iş adamı Hikmet Erarslan’ın moda markası olsa da, bu ad aynı zamanda San Giovanni Di Dosso adındaki İtalyan Rönesans ressamına aittir.
Dosso Dossi ismi firma olarak da aslında bir Rönesans etkisine işaret etmektedir
Tekstil ,fuarcılık, inşaat, gıda gibi sektörlerde yer alan Dosso Dossi ,Hikmet Erarslan’ın liderliğinde 2001 yılında kurulan bir kuruluştur. Bu firmanın ‘ Sultan’ adında bir de salça markası bulunmaktadır.
Müzik ruhun gıdasıdır, salça da yemeklerin.
Dosso Dossi’yi tekstil ve moda alanlarında rakipsiz kılan en büyük özelliği ise sektöre getirdiği yenilikçi bakış açısıdır. Doğu Beyazıt ve Milano arasında bir köprü özelliği taşımaktadır.
Doğubeyazıt müzik festivalinden, podyumda 100.yıl vurgusuna, Nuh’un Gemisi müzesi fikrinden , İshakpaşa Sarayı dijital defilesine kadar aslında sadece moda dünyasına değil turizm ve tanıtım dünyasına da yeni bir algı getiren Dosso Dossi bu yapısıyla özgün bir tavra imza atmıştır.
İshak Paşa Sarayına gelen misafirlere anlatılan en değerli hikayelerden biri de Dosso Dossi defilesinin bu mekana kattığı yeni ruhtur.
Orada sarayı gezen misafirlere , doğu Beyazıtlı’lar Dosso Dossi defilesinden ve defilenin ihtişamından söz ederken aslında bir an için sönmüş bir yanardağ gibi duran Bazit’i yeniden hatırlatmak isterler.
Bazı defileler sonsuza kadar sürer.
5.HİKMET ERARSLAN DEFİLE SUNUM KONUŞMASI /Bir Defileye Yolculuk
“Bu etkinliğimizin amacı, bölge halkına bölgenin kültürünü, dokusunu anlatır bir defile olmasıdır, dolayısıyla elli ülkeye yayınlanacak bir reklam kampanyası da olacak bu.
İshak Paşa Saray’ını, Ağrı Dağı’nı, Nuh’un gemisini, meteor çukurunu göstereceğiz. Modanın o büyülü gücünü kullanacağız. Moda, çok önemli bir etkinliktir, kültürel bir etkinliktir. Futbol gibi insanların dönüp baktığı çok önemli bir faaliyettir. Biz onun gücünü kullanaraktan insanların dönüp bu bölgeye bakmalarını sağlayacağız. Dolayısıyla hem ticari hem turizm adına bu defilenin katkısı olacağına inanıyorum.” Hikmet Eraslan/Dosso Dossi Yönetim Kurulu Başkanı
Hikmet Erarslan renkli ve heyecan dolu kişiliği ile doğup büyüdüğü toprakları da her zaman hayallerinin bir parçası kılmış biri. Çok severek üstlendiği bir coğrafi sorumluluk projesi aynı zamanda bu defile.
Hiçbir zaman eskimeyecek ve her izlenişinde o topraklara değer katacak Dosso Dossi İshak Paşa Defilesi.
Kendisi de tıpkı İshak Paşa gibi hem uzaktan hem çok yakından izliyor büyüdüğü toprakları.
Ağrı Dağı da her an dile gelecek ihtiyar gibi, Hikmet Eraslan’ın vefa ile ona dokunmasını bekliyor.
Bir dağ bazen bir patron gibi durur ve tüm manzara ona eşlik eder. Tıpkı bir defilenin, uzaklardaki Doğu Beyazıt’a eşlik etmesi gibi. Yine de oradaki anlamsızlığı ve hiçlik duygusunu yenemez bazen Ağrı Dağı da olsa. Daha fazlasına ihtiyaç vardır.
Defile bitip, ekip oradan ayrıldığında, orası yine kendi sessizliği ile baş başa mı kalacak?
Dronlar, müzik, kırmızı halılar gittiğinde sadece ‘uzaklardaki o yer’ mi kalacak geriye? Unutulmuş bir yer!Bazit!
Ya da bir defilenin hayaleti mi kalacak Doğu Beyazıt İshak Paşa Sarayı’nda?
“24 saat müzik eşliğinde yaşamalıyız ““ancak o zaman ruhumuzu diri tutabiliriz.”
İshak Paşa Sarayı defilesinde seçilen müzik de sanki komut veriyor: “Ayağa kalk ve yürü.”Ax Le Gidiye.”
Kim bilir, belki de müzik eşliğinde bir defilede gibi yaşamalıyız bazen, öyle yürümeliyiz bir ilçenin ıssız ve bakımsız sokaklarında. Bitmemesi için o güçlü duygunun, yaptığımız işlere inanmak için defile ve müzik zihnimizde devam etmeli.
Doğu Beyazıt, eskiden Ağrı’nın kendine bağlı olduğu etkin bir kentmiş. Tıpkı Dosso Dossi defilesindeki gibi yürünürmüş sokaklarında. Daha canlı ve kalabalıkmış. Bir üslubu, siyaseti ve özgüveni varmış.
Çolak Abdi Paşalar, Beyazıtlar, Behlül Paşa’lar, İshak Paşalar geçmiş ,Ahmedi Haniler geçmiş yollarından.
6.HİKAYENİN EN BAŞI: BAZİT’TE BİR DOĞU BEYAZITLI
Doğu Beyazıt’a “Bazit” diyen ve Ahmedi Hani’yi ve sarayın başka hikayelerini bana anlatan o genç olmasa duyamazdım Dosso Dossi adını ve bu defileyi.
Dosso Dossi, bu topraklardan çıkan bir moda firması imiş.
İsmi de çok sempatik. Rönesans ressamı hikayesini bilmesem Doğu Beyazıt’tan ilham alındığını düşünebilirdim bu ismi.
İçimden gelen bir dürtüyle kışın gittiğim İshak Paşa Sarayı, yıllardır pencerelerinden bakmayı istediğim yerdi. Ancak asıl şansım, o karlı gün sarayda karşılaştığım Doğu Beyazıt sevdalısı Ahmet adındaki genç oldu.
Bana İshak Paşa Sarayının pencerelerinden manzarayı anlatan Ahmet, bir yanda da o defilenin görüntülerini açtı telefonundan ve ben sadece sarayı değil, sarayın pencerelerinden gözüken Doğu Beyazıt’ın dağlarını defilenin müziğiyle izledim. Dağına taşına Dosso Dossi defilesi işlenmiş bir coğrafyayı izler gibi.
Bir an İshak Paşa Sarayında eski bir defilenin izlerinde yürümeye başladık. Üç kişi.
Doğu Beyazıtlı Ahmet, Dosso Dossi defilesini gururla anlatırken, biz de bir defilenin adımları ile yürümeye başladık. Ahıskalı mimarların 100/200/300 yılda yaptığı sarayın avlusunda. Bazı yapılar sonsuza kadar inşa edilir.
Doğaya ve karlı dağlara kadar ulaşan müzik Ax le Gidye yeniden o destansı mekan alegorisini yarattı.
Sadece elbiselerin uçuşan etekleri yoktu avluda, atlar vardı, nal sesleri ve İshak Paşa vardı.
Bir müziğe iyi bir defile gerekir ya da bir defileye iyi bir müzik gerekir. Doğu Beyazıt gerekir, Ağrı Dağı gerekir.
Birden pembe halılar serilir Doğubeyazıt dağlarına, taşına toprağına... O müzik yeniden başlar.
Bir çölü dahi canlı kılabilir müzik ve defile. Kervanlar yürür.
Reklam dünyasının türlü yaratıcılıkları ile değil sadece o yeri, o çölü iyi bilen birinin oraya yatkınlığı ile. Bir doğa parçasının hikayesini ya da masalını en iyi orada doğup büyüyen biri anlatabilir.
Hiçliğin dağı, hiçliğin ıssız yolları, boz, verimsiz araziler bir anda değişir birinin destansı anlatımıyla sanki suya kavuşur. Yeşerir çiçek açar.
O müzikle yürümeye başlanır o günden sonra, müzik o ıssız yola, Ağrı Dağının yalnızlığına eşlik eder o günden sonra tüm Doğu Beyazıt’ı o müzikle gezersin.
Sonsuza kadar orada yaşayıp ölebilirsin, Doğu Bayazıtlı olur çıkarsın Ahmedi Hani gibi. Bir defile ikna eder bazen ya da aklını çeler. Sen de çoktan inanmak istersin o zaman.
Sessizlik gider, müzik gelir, dik yürüyüş gelir. Orada bir defilede gibi yürümeye inanırsın. Bazen bir defile özgüven verir unutulmuş bir kentin ruhuna.
“Modanın büyülü dünyası “diyor Dossi Dossi’nin sahibi Hikmet Erarslan bu etkiye.
“Burası benim memleketim” diyor,” burası bilinsin istedim” diyor.
Çeliğe su verilir gibi. Ruh verilir.
Bir çekirdekten filizlenir. Bir fikirden. Çocukluğa duyulan özlemden, Ağrı Dağına olan sevgiden...İshak Paşa’nın şiirlerinden.
Dosso Dossi’den.
N. Yıldız Erdal /Şubat 2024
10840,60%1,05
36,60% 0,09
39,72% 0,19
3522,36% 0,13
5671,28% 1,27
Ağrı
16.03.2025