Faziylet Sönmez´in Kaleminden
Açıkçası biraz zor hazırlandım, çok da halim yok.
Ama iyi olacağım...
Bu ne şimdi demeyin, kadın hasta, giyinip kuşanmış...
Anlatayım...
Geçen hafta İzmir´den dönerken, aynı zamanlarda rahatsızlandığımız ve sadece bir kere arayabildiğim bir sevgili abimi aradım.
-Kusura bakmayın bende kendi sıkıntım nedeniyle, aklımda olmanıza rağmen, bir türlü fırsat bulamadım.
MR´lar, ultrason, biyopsi vs...
Üstelik ani ve çabuk gelişen duruma, ayak uydurmakta zorlandım biraz, hareketli bir yapım vardı, dizlerimin dermanı kalmadı. Korktum tabi, üzüldüm, hatta çocuklarımın üzülmesine daha çok üzüldüm. Dizlerime atınca, bacağıma düşen gözyaşlarını hissedince, içim cız etti.
Yüzüme, neden böyle bir şey yapıyorsunuz, ortada ne var maskesi takıp gülümsedim, kendimi nasıl zaptettim Allah biliyor.
Annem ve Babam, kolay değil evlatlarıyım ve artık rahat etme ve rahat ettirilme yaşındalar. Ama onlar beş aydır, bebek gibi baktılar bize. Doğan, ah Doğan eve geldiğimde "Anne kokusu ve sıcağı geldi" dedi. Beni gece boyu gelip kontrol ediyor, "iyi misin Annem" diyor.
Evin her türlü yükünü sırtladı, dedesiyle birlikte.
Küçüğüm ise her dakika "bişey olmaz sana değil mi Anne" diyor. Asla diyorum...
Hatta biraz iyi hissedince kendimi, bir kap yemek yapıyorum. Babam ve annem dinlen dese de.
İnsanın dizlerinde derman varken yapmalı, çok iyiyim şimdi, halsizliğim olunca, zaten kalkamıyorum, siz "ha gayret kızım" deseniz de...
Hem sadece yemek değil, pencereden bakmalı, bakkala gitmeli, giyinmeyi, biraz güzel kokmalı, komşular gelmeli ve iade edilmeli ziyaret. Kitap okumalı...
Bu sizi özel yapıyor, doktorum odama girdiğinde beni kitap okurken görünce, (bi keresinde de kaşlarımı düzeltirken) gülümseyerek baktı. Elleriyle yüzümü bir abi sıcaklığında tuttu ve asistanlarına dedi ki. Dertsiz hasta ve biz okumuyor ve maalesef ki çok ağır ve yoğun olduğumuz için okuyamıyoruz ama, sıkıntılı dönemde böyle sakin ve okuyor olmak. Elimizden geleni yapacağız emin ol... Biz seni sevdik... Bende onları sevdim, tüm sağlık görevlileri sahiden takdire değer çalışıyor, özellikle yoğun bakım gerektiren hastalara ihtimam gösteriyorlar. Bizim çok uzun süre dünyada ikamet etmeyeceğimizi mi biliyorlar NEDİR?
Annem tamam da, Baba´mın ağlaması çok etkilemiştir beni hep. Bunun nedeni, biz çok alışık değilizdir erkeklerin ağlamasına...
Tâbi bir de kardeşlerim var, organ nakli durumu hasıl olursa, "kaç kilo istiyon abla" diyen bizim ele avuca sığmaz, kendi kocaman yüreği yufka, annemi yedi yıl emdiği için, benim ve bir küçüğümün iki katı bir kardeş.
Diğeri, sakin deniz, ne fırtınasından haberimiz olur, ne durağanlığından. Ben hazırım dedi ...
Gelelim elbiseye, önce sadece elbiseyi paylaşıyım dedim. Sonra da, içi boş paylaşmak istemedim, çünkü içinde olmak istiyorum, biraz daha müddet istiyorum. Ömür müsadesinin değişmeyeceği halde. Benimkisi bir dilek, Genel Müdür ne der bilmem.
Bu elbiseyi hastane odasında yatarken, bir kanaldaki yarışmacının üzerinde gördüm beğendim. Biraz araştırdım, ulaştım ve sipariş verdim. Çok para vermem kıyafete ,69? dediler. Ertesi gün geldi elbisem, kendime de epey gülümsedim, doktor durumunuz ciddi diyor, ben ne peşindeyim Üstelik sapsarı ve epey çöktü bedenim...
Telefondaki abimle sağlığımızdan, tedavi sürecinden vs bahsettikten sonra, sanki ikimizin de içi daraldı. Vedalaştık...
Sonra ben telefonu kapatmadan dedim ki, bir şey anlatabilir miyim, güleriz belki biraz...
Tâbi dedi.
Anlattım... "yav arkadaş, bu kadın ruhu nasıl bir şey, anlamak mümkün değil" bunu kaleme almalısın dedi. Olur mu, dedim. "Asıl bu olur" dedi.Senin gibi hastalar için, hayata nasıl bakmak ve tutunmak açısından önemli"
Tutunmak istiyorum, ucundan yakalamak ve bırakmamak... Tıpkı çocukken annemin eteğinden sıkı sıkıya tuttuğum gibi...
Faziylet Sönmez
9006,55%0,68
34,25% -0,03
37,25% 0,10
3065,57% -0,16
5014,38% 0,00
Ağrı
01.11.2024