AĞRI`DA HER ŞEY İYİ GÜZEL AMA? AMASI VAR?

AĞRI`DA HER ŞEY İYİ GÜZEL AMA? AMASI VAR?

Halit Beytüt Yazıyor

Ağrı'nın en hızlı şekilde büyüdüğünü, geliştiğini, her dalda olmak için çırpınıp durduğunu büyük bir memnuniyetle gözlemliyorum.
Gelişme, büyüme, hatta büyükşehir olma yolunda emin adımlar atmanın AĞRI'ya büyük katkılar sağlayacağı kesindir. Ancak şehir kültürünü edinmemiş olmamız en büyük eksikliğimizdir.
Kırmızı ışıkta geçen sürücü, belediyemizin yaptığı güzellikleri hor kullanarak kırıp dökmek, cadde ve sokaklarımızın özellikle kış aylarında eski çamurlu günlerimizi anımsatan içler acısı manzara hala AĞRI'da belirli yerlerinde gözlemlenmektedir.
Şehrimiz büyüyor, gelişiyor, kabuğundan çıkan bir devi andırıyor ama şehirleşme kültürümüzün olmayışı ya da hala edinemeyişimiz ne yazık ki bu güzellikleri anlamsızlaştırmaktadır. Trafik kurallarına uymama, hız sınırına riayet etmeme, gibi keşmekeşlik içinde olan trafiğimiz şehrimizin diğer menfi bir yanıdır.
Bu yüzden dışarıdan bakınca modern bir şehir görüntüsünü arz eden AĞRI ne yazık ki içeri girince içerdeki bu olumsuzluklarla karşılaşınca” dışı seni içi de bizi yakmaktadır” sözünü tekrarlatıyor.
Şehrimizin bir diğer yanı ise özellikle temizlik konusuna gereken titizliği gösteremeyişimizdir. Köyden kente göç edip şehir yaşamına bir türlü uyum sağlayamayan halkımızın temizlik konusundaki vurduk duymazlığı şehrimizin temiz bir il olmasını engellemektedir.
Bu yüzden özellikle şehir kültürü konusunda halkımızın mümkün olduğu kadar çok kısa zamanda eğitim görmesi gerekmektedir. Büyüyen, gelişen, ve her geçen gün modern bir şehir olma yolunda emin adımlarla ilerleyen ilimizin bu olumsuzluklardan kurtarılması adına hepimizi önemli görev ve sorumluluklar düşmektedir. İşte ancak o zaman şehrimizin güzelliklerinden, modernliğinden ve gezilip görülmesi bir il olmayı başarabiliriz.
AĞRI güzel bir il ve hepimizin yaşamaktan büyük onur duyduğumuz baba ocağımız bu nedenle şehrimize gereken ilgi ve alakayı gösterme adına üzerimize düşen her türlü fedakarlığı yapmak zorunda olduğumuzu ifade etmek isterim.
Sorumluluk duygusu belleğimize yerleşmeli, yaşamımızı sürdürdüğümüz, havasını kana kana soluduğumuz bu güzel şehrimizin güzelliklerle anılmasını başarabildiğimiz zaman asıl o zaman bu şehirde gerçek manada yaşamaktan mutluluk duyduğumuzu haykırabileceğiz.
Gelin hep birlikte zedelenen imajımızı el ele verip düzeltme adına üzerimize düşen sorumlulukla hareket edelim ve bu güzelim ilimizi yaşanılır ve yaşanmaktan mutlu olduğumuz bir baba ocağı hayline getirelim diyorum. Tüm AĞRI halkının bu güzellikleri yaratma adına her türlü özveriyi yapacaklarına ve ilimizi artık gerçek manada yaşanılır bir il haline getireceğine olan inancımı koruyorum.
Bu inancın tüm halkımız üzerinde de oluşması en büyük dilek ve temennimdir. AĞRI bizim her şeyimiz, AĞRI doğup büyüdüğümüz baba ocağımızdır.
Gelin baba ocağına kendi evimize sahip çıktığımız kadar sahip çıkalım ve el ele vererek bu güzel ilimizi her mekanda tanıtma gibi bir sorumlulukla hareket etme özverisini ortaya koyalım ne dersiniz?...
Bu konuya duyarlılık gösterip üzerine düşeni yapma ilkesini edineceklere şimdiden binlerce kez teşekkürler.



Abdullah Eymen
20.12.2014 20:09:59
Ağrı bizim herşeyimiz se yöneticileri bizim neyimiz oluyor? Elbetteki gelişimden bir haber, basit bir batı şehiri kadar gelişimden uzak vede oldukça basit bir zihniyetle günü kurtarma çabasıyla gününü gün eden yöneticilerinden oluşan bir yapıya sahip bir Ağrı hiç zirvelere tırmanabilir mi?En basitinden o kadar AB,dünya bankası vb. fonlardan projelerle yararlanıp şehri yaşanabilecek bir konuma getirmek varken adamların laf üretmekten başka bir derdi yok.BDP cenahının zaten yönetim zaafiyeti var şehir üzerinde hoş önceki AKP`li başkanında çok ciddi bir katkısı olmamıştı.Bizler bu kafayla ilerlemeye devam ettikçe kendimiz yanar kendimiz ağlar suçu başkalarında görmeye devam ederiz.Yazık dünya kenti olmaya aday bir güzide şehrin düştüğü içler acısı hale bir bakın hele.Mukaddes hanım Doğubayazıta ne katkıda bulunmuş ki Ağrıya ne yapacak.Bizim Laf değil iş proje üretip Ağrıyı uluslararası arenada tanınır kılabilecek,şehir ahalisinin yaşam standardını ve kalitesini yukarılara taşıyabilecek atılımlara sahip yöneticilere ihtiyacımız var.Sıradan illerden Rize,Ordu,Karaman vb. şehirlerin yöneticileri bile bizden fersah fersah yüksekte hizmet üretip projeler ortaya koyarken benim güzide şehrim gözyaşı dökmeye devam edecek öyle mi? Daha şehrinde kurulan üniversitenin bile bir işadamımızın sırtından kalkındırılmaya çalışılması gerçekten üzücü bir durum.Nerde diğer işadamları nerde Gurbet illerde yaşayan üst düzey Ağrılılar? Hülasa bir şehrin sahip olduğu konumu ve ekonomik değerini ancak sahip olnan modern bir yönetim zihniyeti değiştirebilirken biz hala Ocu Bucu Şucu gibi ithamlarla ,PKK ,Kemalist vb. türevlerin gayri insani tavır ve davranışlarıyla katı ideolojik kamplaşmadan bile sıyrılamamışken Yüce Ağrıyı kim Zirvelere taşıyacak? Elbette ki biz insani değerlere saygı ve değer üretim tarzımızla gün gelecek kentimizi hakettiği konuma ulaştıracağız.Ağrıdaki statükocu siyasetçiler ve yöneticiler bizim rüzgarımızda tarihin tozlu raflarındaki yerinin alacak ve bir şehir nasıl uluslararasılaştırılır öğrenecekler.Bizler yeni nesil pragmatik ve ileri görüşlü gençler olarak Ağrıyı yaşanabilir bir kente dönüştürmek için geleceğiz.

Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor