Bugün bir Eylül dünya barış günü. Bilindiği gibi Ülkemizde Barış ve Çözüm sürecinin başlamasının ardından yeni bir dönem başlamış bulunmaktadır. Barış sürecine bulunduğumuz ilde ne kadar destek ve katkı sunuyoruz, kendimize sormamız gerekmektedir. İlimizde bulunan siyasi aktörlerine baktığımızda bir veya iki kişiyi görmekteyiz. Elini taşın altına koymak bir yana taşın yakınında bile geçemeyenler var.
Bu sürecin en dikkat çeken tarafları kuşkusuz Ak Parti ile Barış Demokrasi partisidir. Her fırsatta Sayın Başbakan olabildiğince Barış sürecine dikkat çekmektedir. Fakat Ak Parti il başkanı Abbas Aydın nedense şuana kadar Barış sürecine yönelik bir gün dahi bir çaba ve gayret sarf etiğini görmedik. Ancak yaptığı çeşitli konuşmalarda Başbakanın konuşmalarını taklit ederek inşallah, maşallah demenin ötesine geçmemiştir. Ağrı Belediye Başkanı Hasan Aslan da bu konu ile ilgili İl Başkanı Abbas Aydın gibi hareket etmektedir.
Ak parti Ağrı Milletvekillerine baktığımızda Kerim Yıldız’ın çabalarını görmekteyiz bulunduğu ortamlarda mutlaka barış sürecine dikkat çekmektedir. Ancak diğer Ağrı Ak Parti milletvekilleri ise zaten onların böyle bir dertleri bulunmamaktadır. Onlar Ağrı’nın değil sanki başka bir bölgenin Milletvekilleri gibi davranmaktalar.
Barış ve Demokrasi Partisi Ağrı Milletvekili Halil Aksoy’un da her ne kadar niyeti iyi olsa da ne dediği anlaşılmamaktadır. Ama biri var ki barış süreci için bütün samimiyetini, gayretini üstün çabasını ortaya koyan BDP Ağrı eş Başkanı Xelef (Halef) Kekliktir. Halef bey göreve geldiği an itibari ile yapıcı, samimi ve mütevazı tutumu ile kısa bir zaman olmasına rağmen partilisi olsun veya olmasın bütün Ağrılılara kendisini kabul ettirmiştir. Bu da gösteriyor ki Ağrıda etkili olan iki parti il Başkanlarının arasındaki farkı net ortaya koymaktadır.
Ağrı’lıların değerli büyüğü Herkesin Apê Heyder¬- i (Haydar ÖZTÜRK) yılldır ülkede devam eden kirli savaşta birçok yakınını ve üç evladını bu mücadelede yitirmiş bir baba olarak ve bir de siyasi fikirlerinden dolayı yaşamı boyunca haksızlıklara maruz kalmış ve ilerlemiş yaşına rağmen ilimizde barış sürecini en cani gönülden destekleyen ve barışın kalıcı olması için mücadele eden baba ve kanat önderidir. Bizde bu değerli tutumundan dolayı kendisine saygılarımızı sunmaktayız.
İlimizde bulunan sivil toplum örgütlerinin Barış süreci ile ilgili tutumlarına baktığımızda Ağrı Baro Başkanı Ali Artuk’un her fırsata onurlu ve kalıcı barış için çaba ve gayret etiğini net bir şekilde görmekteyiz. Katıldığı bütün platformlarda ilimizin ve bölgemizin menfaatlerine dayalı mantıklı samimi ve içten konuşmaları dikkat çekmekte hem temsili yet noktasında hem de hukuksal olarak verdiği mesajlar çok anlamlı ve değerlidir. Ağrı da bulunan Kesk sendikası birleşenleri de aynı şekilde hareket etmektedirler.
Araştırmacı ve yazarlarımızdan Mehmet Koç ve Alirıza Aydemir sürecin başından itibaren olabildiğince yazılarında genişçe yer vermekte, gazete ve sitelerinde destekleyici yayınlar yapmaktadırlar.
Ağrı Barış Komitesi Başkanı Hanifi Alır ise gerek Ankara ve gerek ilimizde katıldığı bütün etkinliklerde eşit yurttaşlığı ve demokrasinin gelişmesini savunarak basın yolu ile her fırsata illaki barış, illaki barış demektedirler
Yine Ağrı da faaliyet gösteren Ağrı Kültür Derneği AKYAD bir gün olmasın ki barış sürecini dile getirmesinler, barışın onurlu ve kalıcı olması hakkında faaliyetler sürdürmekte, kamuoyunu bu konuda bilgilendirmekte ve üstün çaba sergilemektedirler. Ağrı Kültür Derneği tarafında Ağrı’da ilk olmak üzere 1.Ağrı Uluslararası Evdalê Zeynıkê kültür ve sanat festivali düzenlendi bu festivale Bölge insanının ilgisi hayli yoğundu. Türkiye genelinde 80 üzerinde Dengbêj ve sanatçı yanı sıra yurtiçi ve yurtdışında birçok araştırmacı yazar ve akademisyen katılırken, üniversite yönetimi davet edilmesine rağmen Rektör bey veya temsilen katılım olmaması orada bulunan çeşitli illerden gelen Profesör, akademisyen ve katılımcılar tarafından esefle karşılandı. Katılımcılar bu kadar hassas bir dönemden geçilmesine rağmen ilgisiz kalan İÇ üniversitesinin duyarsız olmasını yönetimin başında olan Rektör beyin ilgisizliğine bağladılar. Bölgenin Kültür ve sanatına tahammül edemeyen bir yaklaşımın barış surecine de hizmeti olamaz.
Aynı şekilde Ağrı Belediye Başkanı da bu önemli festivale katılmadığı gibi oda temsilci göndermemiştir. Festivalin duyurusu için ise her ne kadar dernek resmi yazılar yazdı ise Belediye festivali Anons dahi ettirmemiştir. Bu gelişen durumlara rağmen Sayın valimizin konferansa iştirak edip yaptığı konuşması konferans da bulunan katılımcılar tarafında takdir ile karşılanmıştır. Dünya barış günü her kese kutlu olsun.